2019 ŞUBAT AYINDA GÖKYÜZÜ

ŞUBAT  AYINDA  GÜNEŞ :


Güneş’imiz  20 Ocak günü  OĞLAK takımyıldızı sınırları içersine geçmişti.  Şubat ayının ilk  yarısında bu takımyıldız sınırları içinde görülecek ve 16 Şubat günü  KOVA  takımyıldızına geçecektir. Şubat ayı sonuna kadar da  bu takımyıldız sınırları içinde   gökyüzünde  doğuya doğru ilerlemesini sürdürecektir.

GÜNEŞ,    21 Aralık tarihinde  Gökeşleği’nin  güney tarafında en uzak konuma gelmiş  ve   En Uzun Gece – En Kısa  Gündüz bu tarihlerde yaşanmıştı.   Sonraki  günlerde  kuzeye doğru yıllık hareketini sürdürerek  Gökeşleğine yaklaşmaktadır.

Ufuk düzlemimizde   doğma ve batma anındaki konumu sürekli değişmektedir.   Şubat ayının ilk günlerinde Doğu noktasından Güney yönüne doğru 23 derece öteden doğacaktır. Akşamları da aynı şekilde,   battığı nokta Batı noktasından Güney yönüne doğru 23  derece ötede olacaktır.  Ay sonuna doğru bu değerler  her geçen gün  azalacak ve   11 dereceye kadar inecektir. Bunun anlamı  GÜNEŞ kuzey yarı küreye doğru yol almayı sürdürerek  gökeşleğine iyice yaklaşmış olacaktır.

21 Aralık günü  KIŞ  GÜNDÖNÜMÜ ;  en kısa GÜNDÜZ  – en uzun GECE   gerçekleşmişti. Bu tarihten sonra artık geceler kısalmaya, gündüz süreleri ise artmaya başlamıştı. Şubat ayının ilk günlerinde yaklaşık 10 sa 10 dk olan gündüz süresi  ay sonuna doğru yaklaşık 60 dakika artacak ve 11 sa 10 dk olacaktır. Farklı enlemler için  Gündüz süreleri  farklı  olur.)  

Güneş, Ocak ayının ilk günleri Ankara’da  07:57 de doğacak,  ayın ilk yarısında çok fazla değişmeyecek olan bu doğma zamanı son günü ise 07:24 olacaktır.   ( Burada unutulmaması gereken özellik ; Türkiye’mizin doğusu ile batısı arasındaki   aynı enlemli gözlem yerlerinde doğma-batma saatleri arasındaki fark yaklaşık 1 saat civarındadır.

Şubat  ayı süresince  Güneş,  Ankara’da  saat 13:02 civarında  öğlen çemberinden geçecektir.  Diğer kentlerin Ankara’ya göre boylam farklarına uygun olarak,  doğusundaki kentlerde daha erken, batısındaki kentlerde ise daha geç  meridyenden geçecektir.   ( Örneğin   Ankara’nın Coğrafya Boylamı yaklaşık  32.8 derece doğu,  İzmir’in ise  27.1 derece doğu boylamı, buna göre aralarındaki boylam farkı  yaklaşık 5.6 derece olur.  Her bir derece Güneş’in hareketine uygun olarak 4 zaman dakikasına denk gelir. Buna göre 5.6 x 4 = 22.4 dakika eder.  Öyleyse Güneş, 1 ŞUBAT günü Ankara Öğlen çemberinden saat 13:02  de geçecek ise, İzmir öğlen çemberinden yaklaşık 22.4 dakika sonra  yani  yaklaşık saat 13:24  de geçecek demektir. Ankara’dan daha doğudaki iller için hesap yapılırken boylam farkına denk zaman değeri çıkartılır. Bu ayrıntıyı da unutmayalım…

GÜNEŞ,  Şubat   ayının   ilk günlerinde,  gün ortasında,  Güney yönünde,   ufuktan en fazla 33 derece yüksekten geçecektir.  Son günlerine doğru  ufuktan yüksekliği yaklaşık  9 derece daha fazla olacaktır. (Ankara’ya göre verilen bu değerler, güneye doğru kaç derece giderseniz o kadar artar.. Kuzeye giderseniz azalır.)  Her geçen gün GÜNEŞ ışınlarının  geliş eğim açısı artacak  demektir.  Ama unutmayalım, Güneş  gökyüzünde hala güney yarıküresinde, bulunduğumuz enlemlerde hala  ışınları  eğik gelmekte, yani kış sürüyor…..

Türkiye’mizin doğusundan VAN, ortasından ANKARA ve batısından da İZMİR  kentleri için  ŞUBAT  ayının ilk, orta ve son günlerinde Güneş ile ilgili zamanlar ;  öğlen-meridyenden geçiş zamanı, yüksekliği ve YER’e  uzaklığı aşağıdaki çizelgede verilmiştir. Değerleri karşılaştırarak yukarıda metin olarak verilen bilgileri  irdelemenizi öneririm.

 ( https://www.timeanddate.com/sun/turkey/ankara?month=12&year=2018 )

 —————————————————————————————————————

AY 

 AY,  OCAK   ayı süresince elips şeklindeki yörüngesinde dolanırken yörüngesinin enberi ve enöte noktalarından geçiş tarihleri ile bu tarihlerdeki AY- YER uzaklıkları aşağıdaki gibidir.

05  ŞUBAT  :   AY,   Enöte  ( YER’e en  uzak )   konumunda  :   406 550 km

19  ŞUBAT  :   AY,   Enberi ( YER’e en yakın )   konumunda  :   356 761 km

AY’ın Şubat ayı içinde,  YER atrafındaki yörüngesi  2019  yılı içinde gerçekleşecek yörüngelerin en basık olanı olacak. Bunun sonucunda Enberi  ve Enöte  uzaklıklarıda uç değerlerde  olacaktır.  2019 yılının en büyük  Enöte değeri  ile,  en küçük Enberi  değeri yine  Şubat ayı içinde gerçekleşecektir.

Bunlara ek olarak,  19 Şubat günü,  DOLUNAY ( SüperAy ) gerçekleşecek  ve  bu Dolunay   2019 yılının  en büyük  çaplı  Dolunayı  olacaktır.

AY’ın   EVRELERİ :

 AY, Yer etrafındaki yörüngesinde dolanırken, gökyüzünde hergün yıldızlara göre açısal olarak yaklaşık 13 derece   doğuya doğru konumunu değiştirir.

Bunun sonucu olarak aynı  gözlem yerinde hergün bir önceki güne göre yaklaşık 45-50 dakika daha geç doğar.

Yine yörüngede dolanmanın sonucu olarak, Güneş – Yer – AY  açısı  sürekli değişir ve  farklı tarihlerde YER den AY’a bakıldığında AY’ın aydınlık olan yarısının YER’den farklı biçimlerde görünmesi de AY’ın EVRELERİ’ni oluşturur.

Yeniay       :   05   Şubat                İlkdördün    :   13  Ocak

Dolunay    :   19  Şubat                 Sondördün  :   26  Şubat

GEZEGENLERİN   GÖZLENEBİLİRLİĞİ

 Bilgi Notu :

Tutulum düzlemine yakın olan, ZODYAK Kuşağı içinde dolanan Gezegenler ve AY;  Güneş’in Doğu tarafında olması durumunda, Güneş battıktan hemen sonra Batı gökyüzünde görünürler. Güneş’in Batı tarafında olanlar ise,  Güneş sabah doğmadan önce doğarlar. Bu gökcisimleri  Güneş’e  açısal olarak ne kadar uzak olurlarsa o denli  fazla süre gözlenebilirler.  

 MERKÜR    

Şubat ayının   ilk gününde  Güneş’in hizasında (Üstkavuşum konumunda) ve  OĞLAK   takımyıldızı sınırları içinde görülecek olan haberci gezegen  8/9 Şubat  günü KOVA  ve  22/23 Ocak  günü ise  BALIKLAR  takımyıldızı bölgesine geçecektir.

Ayın ilk günleri Güneş’e açısal olarak çok yakın olacak ve gözlenemeyecek. Son günlerinde ise Güneş’in doğusunda açısal uzaklığı her geçen gün artarak 17 dereceye kadar ulaşacaktır.   Ay’ın sonuna doğru, akşamları Güneş battıktan sonra  Batı ufkunda uygun koşullarda ufka yakın konumda  gözlenebilecektir.

VENÜS :  

Güzellik Tanrıçası  VENÜSŞubat ayının ilk günü girdiği YAY  takımyıldızı sınırlarını ay sonuna kadar terketmeyecektir.  Doğuya doğru hareketi sırasında  18 Şubat günü çok yakın olmak üzere 16-20 Şubat günlerinde SATÜRN  ile yakın görünümde olacaktır.

Ayın ilk günü Güneş’in açısal olarak 44 derece batısında görülecek olan gezegen  ayın  son günü ise  39 derece  açısal uzaklıkta bulunacaktır.   Bunun anlamı, VENÜS  Ocak ayı içinde  sabah gökyüzümüzü süsleyecek ve ay boyunca Güneş’ten  yaklaşık  1-2 saat önce doğacak ve günbatımına kadar “Sabah Yıldızı  tanımlamasına uygun bir şekilde güzel bir gözlem hedefi olacaktır. Ay boyunca  yaklaşık   -4.2 kadir parlaklığı ile  doğu gökyüzünde AY’dan sonra en parlak gökcismi olarak gözlenebilecektir.

MARS :  

Şubat  ayı ilkgünleri  BALIKLAR takımyıldızında bulunacak olan “Kızıl Gezegen”   13 Şubat günü  KOÇ takımyıldızı sınırları içine geçecektir.  Ayın ilk günü Güneş’in doğusunda  yaklaşık 68 derece açısal uzakta bulunacak ve  ay sonuna kadar  Güneş’e olan açısal uzaklığı  58 derece ye kadar azalacaktır..  Ayın ilk günleri Güneş battığında Güney yönünde Merideyeni geçmiş bir konumda olacak,  Güneybatı gökyüzümüzü süsleyecek ve gece yarısından önce batacaktır. Hergeçen gün daha erken batmış olacaktır. 10 Şubat akşamı hilal evresindeki AY ile yakın görünümde olacak olan MARS’ın parlaklığı +1 kadir civarında olacaktır.

JÜPİTER : 

Güneş ailesinin en büyük gezegeni olan JÜPİTER  Şubat   ayı süresince de  Güneş’in  batısında  ve YILANCI  takımyıldızı sınırları içinde   bulunacaktır. Ayın ilk günü açısal olarak Güneş’e  yaklaşık 51 derece uzaklıkta iken,  Güneş’in doğuya doğru daha hızlı yerdeğiştirmesi nedeniyle  bu açısal uzaklık artacak ve ayın son günü  75 derece olacaktır.   Ayın ilk günlerinde Güneş doğmadan yaklaşık 2,5 – 3 saat önce doğacak olan bu dev gaz gezegen  ilerleyen günlerde daha erken doğacak ve yaklaşık  -2 kadir parlaklığı ile  Güney-Doğu gökyüzümüzü süsleyecek, Güneş doğana kadar izlenebilecektir. 27 ve  28 Şubat sabahları  sondördün evresi sonrasındaki AY  ile yakın görünümde olacaklardır.

 SATÜRN
Ocak   ayı   içinde  de   YAY takımyıldızındaki  konumu fazla değişmeyecek olan  ve  “Halkaların Efendisi de denilen bu güzel görünümlü dev gaz gezegen, ayın ilk günleri  25 derece Güneş’in Batı tarafında yeralacak ilerleyen günlerde  uzaklaşmasını sürdürerek ayın son günlerinde bu açısal uzaklık 49 derece  olacaktır.  Güneş doğmadan kısa süre önce doğacak, ufkumuzdan yüksekliği fazla olmayacak ve ancak uygun koşullarda güneydoğu ufkunda kısa süre gözlenebilecektir. Şubat ayı süresince parlaklığı da 0.5 – 1 kadir aralığında olacaktır.

02  Şubat,   AY ile SATÜRN  çok yakın görünümde olacaklar.   2 Şubat  sabahı  Güneş doğmadan az önce GD  ufkunuzda bu yakınlaşmayı  gözlem koşulları uygun ise gözleyebilirsiniz.  Bu yakınlaşma bir örtme ile güzelleşecek aslında.   AY;    Halkalı Güzel SATÜRN’ü   örtecek.  Örtmenin gerçekleşeceği saatte GÜNEŞ doğmuş olacak ancak   ülkemizin batısında bulunan gözlem yerleri daha şanslı, Güneş bu yerlerde daha geç doğacak, ve belki örtme başlangıcını yeni doğmuş Güneş ışığına karşın görebilirsiniz. Örtme sırasında ikilinin  GD ufkundan yüksekliği 10-15 derece civarında olacak.  Yağmurlar ara verirse temiz  bir atmosfer olur ve gözlem daha verimli olur.  Bence şansınızı deneyin.  SATÜRN çok parlak değil, Güneş ışığı olacak, ufuktan yükseklik az,  Olsun,  AY  son hilal evresinde ışığı az……  bir dürbün, bir küçük teleskop örtmeyi  görmeniz için yeterli olur..   Bence  denemelisiniz.     Usta  astrofotoğrafçılar bunu kaçırmayacaktır, koşullar uygun olursa…   Fotoğrafını çeken olursa, bana gönderirse, buradan  herkesin beğenisine sunarız…  Kolay gele.. ( 1 Şubat sabahı,  Güneş doğarken, İzmir  sürekli yağmurlardan kurtulmuş, temiz bir atmosfer varken,  GD  ufkumuzda AY ile VENÜS’ü  basit bir cep telefonu ile görüntüledim.  Aşağıda..  2 Şubat sabahı,  AY  doğuya doğru SATÜRN’e yaklaşacak, ancaaakk,  hınzır AY, işi zorlaştırmak için biraz daha güneye ve biraz daha Güneş ışığına yaklaşmış olacak…   🙂   )

ŞUBAT ayı süresince Güneş doğmadan hemen önceki Güney-Güneydoğu ufkumuzdaki gökyüzümüz yukarıdaki şekilde görülmektedir. Ayın ilk ve son günü üç gezegenin bulunduğu konum ayrı ayrı gösterilmiştir. Dikkat edilirse hepsi, Samanyolumuzun merkezi doğrultusunda yeralmaktadır.  AKREP takımyıldızı, YAY takımyıldızı,ve  AKREP’in Kalbi  Antares  bu gezegenlere  eşlik ediyorlar.  Gökyüzünün keyifle gözlenecek  bir  bölgesi. Samanyolu bölgesindeki çok sayıda ve görece parlak derin uzay cisimleri de bir dürbün ya da bir teleskop yardımıyla rahatça gözlenebilecek bir bölge. Sadece, sabahları uykumuzdan biraz fedkarlık yapmamız gerekecek.  🙂

15   ŞUBAT  :   

GALİLEO  GÜNÜ

Her yıl 15  Şubat günü geleneksel olarak kutlanan bir anma günüdür.

Galileo Galilei  : 15 Şubat 1564   tarihinde İtalya’nın Pisa kentinde doğmuş,  8 Ocak 1642  tarihinde Arcetri kentinde  ölmüştür. İtalyan fizikçi, matematikçi, gökbilimci ve felsefe adamı.

Hayat hikayesini burada anlatmayacağım.  Ayrı, geniş bir yazı olacak AstroBilgi  sayfalarında..

Galileo bilimde devrim yapmış birisi. Gözlemsel Astronominin Kurucusu-Babası…Fizik ve Matematik yetmemiş felsefe ile de uğraşmış. Avrupa rönesansının gözbebeği sayılır.

Kendi yaptığı,   5 cm  objektifi çaplı   olan basit Teleskopunu  gökyüzüne çevirip gökcisimlerini gözlemeyi ilk akıl eden kişi.  Yaptığı gözlemlerin sonuçlarını dikkate alıp, Yer Merkezli Evren  modeline karşı çıkmış, bu nedenle çok eziyet görmüş, zorluklar geçirmiş  birbilim insanı.

Teleskopu gökyüzüne çevirdiği  1609  yılının   400. Yıldönümü olan 2009 yılı “Dünya Astronomi Yılı “  olmuştu. Dünyanın her yerinde çok değişik astronomi etkinlikleri ve gözlem programları gerçekleştirilmişti.

Çok neden var    15 Şubat gününün   Galileo Günü  olarak anılması için.

Bu günde  ;  Galileo’nun yaşamı, yaptıkları, buldukları, bilime katkıları,  her ortamda toplumun her kesimine değişik yollarla aktarılır,  gözlemler yapılır.

Sizler de, okullarınızda, grup ya da topluluklarınızda bu tür etkinlikler yapmalısınız.  Okul gazete ya da panolarına bu bilgileri eklemelisiniz. Galileo’nun devrim yaratan basit ama çok önemli gözlemlerini yaparak anmalısınız. Haydi, iş başına….

Gökyüzünüz açık olsun..  İyi gözlemler..

 ŞUBAT  Ayı içinde  gün gün gökolayları  :

 ÇYG  :  Açısal olarak Çok Yakın Görünümde ,      YG   :  Açısal olarak Yakın Görünümde

02    AY- SATÜRN    ÇYG   (Güneş doğumundan hemen sonra  AY  Satürn’ü  örtecek.

05    AY   YENİAY Evresinde

05    AY   bu ay içinde YER etrafındaki  yörüngesinde ENÖTE  noktasında – YER’e en uzak konumda  (  406 555  km )

10    AY – MARS    YG

13     AY   İLKDÖRDÜN  evresinde

13    AY – Aldebaran (BOĞA takımyıldızının en parlak yıldızı)  YG

15    GALİLEO GALİLEİ ‘nin  454. Doğum günü.. ( Galileo  Günü )

18     VENÜS – SATÜRN  ÇYG

19    AY  DOLUNAY  evresinde (Yıl içindeki  en büyük Dolunay – SÜPER AY )

19    AY   bu ay içinde YER etrafındaki  yörüngesinde ENBERİ  noktasında – YER’e en yakın konumda  (  356 761 km )

26    AY    Antares( AKREP   takımyıldızının en parlak yıldızı )    YG

26    AY  SONDÖRDÜN  evresinde

27    AY- JÜPİTER   ÇYG

27    MERKÜR   En Büyük Doğu  Uzanımda (EBDU = 18 derece)

 

 Biraz ek BİLGİ :

 Gezegenlerin  Güneş Sistemi  içindeki konumları, uzaklıkları, görünümleri  gibi bir çok özelliği, tarih değiştirerek görebileceğiniz bazı web sayfalarının adresleri  aşağıda.  İstediğiniz tarihteki konumlarını, Dünyamıza  ya da Güneş’e uzaklıklarını görebileceğiniz birkaç örnek.  Buna benzer örnekleri  sizler  de  internette bulabilirsiniz.

http://www.astronoo.com/en/articles/positions-of-the-planets.html

https://in-the-sky.org/solarsystem.php

https://www.timeanddate.com/astronomy/planets/distance

Ay ve Yer ikilisinin hareketleri ile ilgili çok güzel videoları NASA sayfalarında izleyebilirsiniz.

https://svs.gsfc.nasa.gov/4537

Eğitim ile ilgili bilgiler de var NASA sayfalarında..

https://www.nasa.gov/audience/foreducators/index.html

Başka bilgiler de istiyorsanız, üstelik Türkçe  ;

http://www.astrookul.com

http://www.astronomidiyari.com

http://www.serdarevren.com

http://www.ethemderman.com

 

Bilgi Notu :

Güneş Tutulum üzerinde hareket ederken  Gök Eşleğine uzaklığı yanı DİKAÇIKLIĞI sürekli değişmektedir. 21 Haziran’da Gök Eşleğinden kuzeye doğru  en fazla 23.5 derece uzaklaşır. 22 Eylül’de gökeşleğini keserek sonra güneye iner, 21 Aralık günü maksimum ( – değer alarak) 23.5 derece olur, sonra tekrar Eşleğe yaklaşır ve sonra gökeşleğinden kuzeye doğru  uzaklaşır ve bu döngü sürer gider. Gökeşleğine olan açısal uzaklıktaki bu değişimler  doğma-batma zamanlarını, gündüz süresi gibi kavramları belirler.  

 Bilgi Notu :

GÜNEŞ’imizin  bir yıl boyunca gökyüzünde izlediği çembere “TUTULUM” denilmektedir. Güneş, bu çember üzerinde  hergün yaklaşık 1 derece doğuya doğru yolalır.  Güneş ve Ay Tutulmaları,  YER, AY ve GÜNEŞ tam bu çember üzerinde ve aynı hizada olduklarında gerçekleşir. Tutulum denmesinin nedeni de budur. Diğer gezegenler ve AY da bu çembere çok yakın dolanırlar. Hepsinin dolandığı, Tutulum çevresindeki band şeklindeki bu bölgeye  ZODYAK KUŞAĞI  adı verilir.

   

Dünyanın En Eski ve Hala Çalışan Gökevi: Eise Eisinga Planetaryumu  

Ülkemizde gökevi (planetaryum) sayısı son yıllarda hızla artıyor.  Bunlar güneş sisteminin ve yıldızlı gökyüzünün sayısal modellerini ya da fotoğraflarını projektörler yardımıyla kubbe şeklinde tavanlara yansıtan sayısal (dijital) düzeneklerdir. Sayısal çağdan önce, güneş sistemi ve gezegenlerin hareketleri mekanik modellerle gösteriliyordu.  Bu yazıda dünyanın en eski ve hala çalışan bir mekanik gökevinden söz edeceğim.

Haziran 2018’de eşim Nazan ile kızımız Gökçen’i ziyaret etmek için Hollanda’ya gittik. Gökçen Hollanda’da bizim için görülecek yerleri araştırırken (müzik korosu) arkadaşlarından biri “Hollanda’nın kuzeyinde Frisland eyaletinde dünyanın en eski ve hala çalışan bir gökevi var, bu görmeye değer” diye önermiş. Kızım bir araba kiraladı ve biz Frisland – biraz Türkçeleşmiş hali ile Frezya- eyaletine gittik.

Önce gökevine adını veren Eise Eisinga’yı biraz tanıyalım. 1744’te doğan Eisinga, Franeker’in çevre kasabalarından Dronrijp’da doğmuş. Babası gibi matematik ve astronomiye ilgi duymuş ancak çalışmak zorunda olduğu için okul hayatına devam edememiş. Babası ile yüncülük mesleğini sürdürmek zorunda kalmış. Yine de merakına gem vuramadığı için kendi kendisini yetiştirmiş. 2 saat yürüyüşle Franeker Akademi’sine giderek matematik ve astronomi çalışmış. Hatta 15 yaşındayken 650 sayfalık bir matematik kitabı yazmış.

24 yaşında evlenip Franeker’e yerleşmeye karar vermiş. Halen işlevine devam eden belediye binasının karşısında bir ev satın almış ve hem ev hem dükkân olarak kullanmaya başlamış. Yüncülük o dönem için iyi bir meslek olmalı, çünkü şehrin en merkezi yerinde küçük de olsa bir ev almak çok da ucuz olmasa gerek.

Resim 1- Eisinga’nın evi. Eise Eisinga  gökevini ( daha anlamlı bir tanımla gezegenevini) bu binanı içinde inşa etmiş. Bu gökevi Franeker şehri içinde.

1774 yılının Mayıs ayında Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Ay’ın aynı hizaya geleceği, yani bir kavuşum yaşanacağı öngörüsünde bulunulmuş.  Frezya eyaletinde Eelco Alta adlı bir din adamı bu olay gerçekleştikten üç gün sonra, gezegenlerin yaratılıştaki durumlarına geri döneceğini, gezegenlerin çarpışmasında dünyanın yörüngesinden çıkıp güneş tarafından yakılacağını anlatan bir metin yayınlamış. Bu yazıyı Newton’un kütle çekim kuramına ve İncil öğretilerine dayandırmış! Halkta büyük paniğe sebep olan yazı, Eisinga için bambaşka bir serüvenin başlangıcı olmuş. İnsanların gezegen hareketleri ile ilgili bilgisi olsaydı, din adamının söylediği gibi bir olayın gerçekleşmeyeceğini bilecekler ve panik yaşamayacaklarını düşünmüş. Gezegenlerin konumlarının hesaplanabileceğini ve birbirleri ile çarpışmayacağını göstermek için bir gökevi yapmaya karar vermiş. Mekân olarak ise  oturma odasının tavanını seçmiş. Sadece iki odadan oluşan evde karısı ve çocukları 7 yıl süren yapım sırasında oldukça sıkıntı çekmiş olmalılar. Odalardan biri dükkân ve atölye olarak kullanıldığı için oturma odası aynı zamanda tüm aile için yatak odası ve mutfak görevi de görüyormuş.

Resim 2- Eise güneş sisteminin modelini evinin tavanına kurmuş, ölçeği 1:1,000,000,000,000 (1 milimetre: 1 milyon kilometre). Modelin yüzeyi tavandan aşağıya bakıyor, mekanik sistemi çatı arasına yerleştirmiş.

Hassas hesaplamalardan sonra tavan arasında mekanik parçaları kendi elleri ile üretmiş. Benzer merakları paylaşan babasından da yardım almış. Dişlileri üretirken 10.000 el yapımı çivi,   onlarca çark… Ve sonunda halen doğru çalışan 6 gezegenlik bir güneş sistemi modeli…Uranüs modelin bittiği yıl keşfedilmiş. Neptün’ü ise bilen yok o sıralar. Bilinse dahi her iki gezegenin yörüngelerinin de bu tavana sığma olasılığı yok.

 

Resim 3-Mekanizmanın bir kısmı. Dişli çarkları ve halkalar (gezegen yörüngeleri için) Frezya zamanına ayarlı saat tarafından kontrol edilir fakat işletilmez. Bunun yerine bir dizi ağırlık ve karşı ağırlıklar üzerinde işler.

Gökevi tıpkı bir sarkaçlı saat gibi çalışıyor.  Gerçek zamanlı çalışıyor, yani gezegenler gerçek zamanda hareket ediyor. (Atık yılı hesaba katmak için dört yılda bir 29 Şubatta elle yenide ayar yapılıyor.) Her gezegenin hareketini kontrol eden bir çark var. Sarkaçlardaki ağırlıkların belli aralıklarla ilk konumlarına getirilmesi gerekiyor.  Dünyayı temsil eden topçuk, odanın tavanında tam 365 1/4 gün sonra aynı noktaya ulaşıyor. Ay’ın dünyamız çevresindeki hareki, evreleri ve diğer astronomi olayları da sergileniyor.

Resim 4- Ortadaki kısım Franeker kasabasındaki günün gökyüzünü gösteriyor. Solda ve sağdaki yelkovanlar güneşin doğma ve batma zamanlarını veriyor. Biz ziyaretimizi 20 Haziranda, en uzun günden bir gün önce gerçekleştirdiğimiz için güneşin doğuş ve batış saatleri göstergenin sınırlarına dayanmış. Franeker’de güneşin en erken doğabileceği ve en geç batabileceği saatler bunlar.

 

Sadece gezegen konumları değil, güneş ve ayın doğuş-batış saatleri, o sırada gökte bulunan takım yıldızları, ayları, günleri ve yılı da gösteriliyor.  Bu göstergelerin neredeyse tamamı tavandaki modelde daha geniş bir alana yayılmış şekilde mevcutken, Eisinga bilgilerin kolaylıkla okunabileceği bir gösterge paneli de oluşturmuş.

Yıl göstergesinde 2018’i görebiliyor olmak ise Eisinga’dan sonra gökevine yapılan tek ekleme. Gösterge sona ulaştığında, panel yerinden çıkarılarak yeni yıllar üzerine yazılıyor, boyanıp tekrar yerine yerleştiriliyor.

Bu bilgilerin tamamını yarım saatte bir düzenlenen seansta müze görevlileri veriyor. Seanslar İngilizce ve Hollandaca olmak üzere dönüşümlü olarak gerçekleşiyor. Odaya ancak görevliler eşliğinde girilebiliyor.

Gökevi 1818 yılında Hollanda Kralı tarafından satın alınarak devlete bağlanmış. Sonrasında ise Franeker şehrine hibe edilmiş. Zaman içinde yan bina ile birleştirilerek bir müze haline getirilmiş. Eisinga’nın yaptığı çalışmalar, el yazmaları, yün atölyesi sergileniyor. Eisinga kendi yüncülük mesleğine de hassasiyetle eğilmiş. Yün boyama renkleri elde etmek için yaptığı karışımlar ve hesaplar döneme ait önemli kaynaklardan. Eisinga dışında aynı dönemde yaşamış ve gök bilime hizmet etmiş, bir kısmı amatör, Hollandalı gökbilimcilerle ilgili bilgi edinmek de mümkün.

360 yıl önce, hem de kendi kendisini yetiştirmiş biri tarafından yapılan hesapların bu hassasiyetle inşa edildiğini görmek şaşkınlık verici. Ta o zaman, sıradan bir insanın, halkın hurafelere inanmasına engel olmak istemesi bugün kimlere örnek olmalı acaba?

https://www.planetarium-friesland.nl/en

http://www.jusonline.nl/eisinga/gallery.htm

Resim 2 ve 4’ü Gökçen çekti, yazdığı daha ayrıntılı günceden alınmıştır :

https://subcaelum.wordpress.com/2018/08/01/frieslanda-yolculuk-1/

Gözlenen Radyo Dalgaları (FRB) Gizemli mi?

Geçtiğimiz hafta FRB konusunda yapılan bir araştırma yine çok ses getirdi. İlle de uzaylıları istiyoruz, neden diye sorduğum zaman kimse yanıt vermiyor nedense. Konuya önce FRB’yi tanıtarak başlayayım.

İlk kez 2007 yılında arşivlenmiş verilerden ortaya çıktı ve bugüne dek toplam 17 tane gözlendi. Peki neydi bu Hızlı Radyo Patlamaları (Fast Radio Bursts,FRB)? Çok kısa süren ama kuvvetli bir radyo sinyaliydi. Bu kuvvetli sinyal sadece 5 mili saniye veya daha kısa sürüyordu. Bu sinyali gökyüzünü her gün tarayan radyo teleskoplar gözlediği için adında radyo var. Patlama ve hızlı denmesinin nedeni de kısa sürmesi. Bu patlamalar tekrar etmiyor ve o nedenle bir daha aynı konumda gözlenemiyor. Sayıları belki gözlenenden daha fazla olabilir ama kısa sürmesi ve nerede olacağının bilinmemesi gözlenmesini zorlaştırıyor. Bu tür kaynakların Samanyolu dışında başka gökadalarda olduğu ve bir yıldızın şiddetli ölümü veya iki kara deliğin birleşmesi sonucu oluştuğu düşünülüyor.

Radyo Patlamalari

Popüler gökbilimin en önemli konusu uzaylılar olduğu için iki gökbilimci acaba bunu uzaylılar mı yapıyor diye araştırmaya girmişler. Bilim dünyası bu hızlı patlamaların kaynağı konusunda mantıklı bir açıklama yapamadığı için acaba yapay bir kaynak olabilir mi düşüncesinden hareket ediyorlar. Bu sinyal için gerekli enerji ancak yeryüzü ölçümünün iki katı bir yüzey güneş panelleri ile doluysa elde edilebiliyor. Bu hesapta uzaylıların güneşlerine bizim kadar uzak olduğu varsayılıyor. Böyle bir yapı bizler için mümkün değil ama bir kenara konmaz diyorlar. Aslında bu kadar enerjiyi nerede toplarsanız orayı eritir diyorlar ama arkasından da su soğutmalı bir sistemle bunun da üstesinden gelinebilir diye ekliyorlar.

FRB’ler için yapılan temsili bir resim.

Kanadalılar yeni bir radyo teleskop yapmışlar, amaçları hidrojen yoğunluğunu taramak, adı da CHIME (Canadian Hydrogen Intensity Mapping Experiment). Bu teleskop üç hafta içinde tam 13 tane FRB yakalamış. Üstelik söz konusu üç hafta da bu şaheser teleskop tam kapasite ile çalışmamış. Yapılan hesaba göre eğer tam kapasite çalışır ise günde 2 ila 50 FRB yakalayabilirmiş.

Araştırmayı bu teleskobun yapım projesini gerçekleştiren CHIME ekibi yapıyor. Onların sözcüsü, gözlenen radyo dalgalarının saçılarak bize geldiğini söylüyor. Bunun anlamı FRB’nin kaynaklandığı yerde bol miktarda türbülanslı gaz var. Böyle bir konum ise ya bir süpernova kalıntısı olabilir ya da yeni bir yıldız oluşum bölgesidir.

İlginç silindirik yapılı CHIME radyo teleskobu.

Bu çalışmanın en önemli yanı ise gözlenen bir FRB kaynağı dört kez daha tekrar patladı. Bugüne dek tekrarlayan tek kaynak 2012 yılında gözlenmişti. Daha önce çok nadir olduğu düşünülen bu olayın nadir olmadığı ortaya çıktı. Bunun anlamı daha önce bir kez meydana gelecek bir olay sonucu (süpernova patlaması veya iki nötron yıldızının birleşmesi) meydana çıktığı düşünülen FRB’nin böyle oluşmadığı anlaşıldı.

Diğer ilginç bir gözlem ise aynı kaynaktan gelen ilk iki patlamanın frekansları çok yüksek iken, sonrakilerin frekansı daha düşük. Bilimciler bunu da şöyle açıklıyor, ilk patlama çok süper kütleli bir kara delik gibi enerjik bir kaynağın yanında meydana gelmişken diğerleri daha uzakta oluşmuştur.

Hızlı radyo patlamaları evrende çok miktarda olan bir olay ama şimdilik çok azını gözleyebiliyoruz. İşte onun için yapılan temsili bir resim.

İlk bulunan tekrarlayan FRB 3 milyar IY uzaklıktaydı. Bulunan yeni kaynağın onun yarısı uzaklığında yani 1.5 milyar IY uzaklığında olduğu düşünülüyor. Evren atlasına göre (http://www.atlasoftheuniverse.com/) 1 milyar IY içinde neler olduğunu aşağıda sıralayabiliriz.

250,000 trilyon yıldız

60 milyon cüce galaksi

3 milyon büyük galasi

240,000 Galaksi grubu

100 Süper galaksi kümesi

İlk yazımda da belirttiğim gibi bu kozmik bilmece henüz çözülmedi, yani bu radyo dalgaları nasıl bir kaynaktan geliyor henüz bilmiyoruz. Şu ana kadar gözlenen FRB’lerin sayısı 100 yöresinde. Bunların ve tekrarlayan FRB’lerin sayısı arttıkça bu kozmik bilmece de çözülecek.

CHIME ekibi yaklaşık 53 bilimciden oluşuyor, bu Kanada ekibi 9 Ocak 2018 tarihinde Nature dergide 2 makale makale yayınladı ve aynı gün Amerikan Astronomi Derneğinin yıllık kongresinde sunum yaparak, çalışmalarını duyurdular. Hiç birinde uzaylılar lafı yoktu, daha çok yaptıkları radyo teleskop ve buldukları FRB’ler vardı.

Sevgilerimle…

 

2019 OCAK AYINDA GÖKYÜZÜ

Acısıyla tatlısıyla,  iyisi ile kötüsü ile bir yılı daha geride bıraktık. Geçen bir yılın , önceki yılların muhasebesini yaparak dertlenmek, “keşke” lerle üzülmek  yerine aldığımız derslerle geleceğe umutla bakmak gerek diye düşünüyorum. Gelin, siz de böyle yapın.

Yeni yıl ve gelecek yıllar umut dolu olsun, sağlıklı, mutlu, başarılarla dolu, sevdiklerimizle birlikte özgürce yaşayacağımız  güzel günler getirsin.. Sevgilerimle..

2019   YILINDA  GÜNEŞ

 Güneş’imiz gökyüzündeki  görünür hareketi sırasında hergün yaklaşık 1 derece doğuya doğru yer değiştirdiğini  bu  sayfalardaki  yazılardan öğrendiniz.   Güneş’imiz,  gökyüzündeki bu hareketi sırasında da bir yıl   süresince  Burç adı verilen 13 takımyıldızın sınırları içersinde yolalacaktır 2019 yılı içinde GÜNEŞ’imizin takımyıldızı sınırlarından geçiş günlerini aşağıdaki  çizelgeden görebilirsiniz.

( Örn:  YAY’dan  20 Ocak tarihinde OĞLAK takımyıldızı sınırları içersine geçecek..)

Tam ÖĞLEN zamanında, ( yani  Güney yönümüzde Güneş’in Öğlen çemberimizden geçişi anında2019 yılı   içinde ufkumuzdan yüksekliği  tarihlere göre aşağıdaki çizelgede görülmektedir.  (Değerler,  yaklaşık 40 derece enlemli Ankara ili için verilmiştir..  Bulunduğunuz yerin enlemi  Ankara’nın  kaç derece  güneyinde ise, bu enlem  farkı  çizelgedeki  açı değerlerine eklenmeli,  kuzeyde iseniz fark çıkartılmalıdır.)

 Çizelgeden ve grafikten de görüleceği gibi,  Güneş’in tepemize yakın geçişlerinin olduğu tarihlerde daha sıcak günler olmaktadır.

Bilgi Notu :

Güneş Tutulum üzerinde hareket ederken  Gök Eşleğine uzaklığı yanı DİKAÇIKLIĞI sürekli değişmektedir. 21 Haziran’da Gök Eşleğinden kuzeye doğru  en fazla 23.5 derece uzaklaşır. 22 Eylül’de gökeşleğini keserek sonra güneye iner, 21 Aralık günü maksimum ( – değer alarak) 23.5 derece olur, sonra tekrar Eşleğe yaklaşır ve sonra gökeşleğinden kuzeye doğru  uzaklaşır ve bu döngü sürer gider. Gökeşleğine olan açısal uzaklıktaki bu değişi  doğma-batma zamanlarını, gün süresi gibi kavramları belirler.  

 Bilgi Notu :

GÜNEŞ’imizin  bir yıl boyunca gökyüzünde izlediği çembere “TUTULUM” denilmektedir. Güneş, bu çember üzerinde  hergün yaklaşık 1 derece doğuya doğru yolalır.  Güneş ve Ay Tutulmaları,  YER, AY ve GÜNEŞ tam bu çember üzerinde ve aynı hizada olduklarında gerçekleşir. Tutulum denmesinin nedeni de budur. Diğer gezegenler ve AY da bu çembere çok yakın dolanırlar. Hepsinin dolandığı, Tutulum çevresindeki band şeklindeki bu bölgeye  ZODYAK KUŞAĞI  adı verilir.

 OCAK AYINDA GÜNEŞ :

18 Aralık 2017 günü  YAY takımyıldızı sınırları içersine girmişti. 2019 yılının ilk gününde de YAY takımyıldızı bölgesinin ortalarında gözlenecektir.  20 Ocak günü ise komşu OĞLAK takımyıldızı sınırları içersine geçecek ve ay sonuna kadar bu takımyıldız sınırları içersinde görülecektir.

GÜNEŞ,  gökyüzündeki yıllık görünür hareketi sırasında 21 Aralık tarihinde  Gökeşleğinin  güney tarafında en uzak konuma gelmiş  ve   En Uzun Gece – En Kısa Gündüz bu tarihlerde yaşanmıştı. Aynı zamanda bu tarihlerde  ufuk düzlemimizdeki   doğma ve batma anındaki konumu sınır değerlere gelmişti.   Bunun sonucu olarak Ocak ayının ilk günlerinde Doğu noktasından Güney yönüne doğru 31 derece öteden doğacaktır. Akşamları da aynı şekilde battığı nokta Batı noktasından Güney yönüne doğru 31  derece ötede olacaktır.  Ay sonuna doğru bu değerler  hergeçen gün  küçülerek  23 dereceye kadar inecektir. Bunun anlamı  GÜNEŞ artık kuzey yarıküreye doğru yolalıyor demektir.

21 Aralık günü  KIŞ  GÜNDÖNÜMÜ ;  en kısa GÜNDÜZ  – en uzun GECE  gerçekleşmişti. Bu tarihten sonra artık geceler kısalmaya, gündüz süreleri ise artmaya başlar.   Ocak ayının ilk günlerinde yaklaşık 09 sa 24 dk olan gündüz süresi ay sonuna doğru yaklaşık 45 dakika artacak ve 10 sa 08 dk olacaktır. ( Burada unutulmaması gereken özellik ; Türkiye’mizin doğusu ile batısı arasındaki doğma-batma saatleri arasındaki fark yaklaşık 1 saat civarındadır. )  Güneş, Ocak ayının ilk günleri Ankara’da 08:10 de doğacak,  ayın ilk yarısında çok fazla değişmeyecek olan bu doğma zamanı son günü ise 07:58 olacaktır.  Bunun anlamı, sabah okula gidecek öğrenciler için, işe gidecek olanlar için  bu ay içersinde de  bu durum çok değişmeyecek,  Güneş doğmadan kalkıp, alacakaranlıkta yola düşmek demektir.

 

Ocak ayı süresince Ankara’da 12:52  ile  13:01 saatleri arasında öğlen çemberinden geçecektir.  Diğer kentlerin Ankara’ya göre boylam farklarına uygun olarak,  doğusundaki kentlerde daha erken, batısındaki kentlerde ise daha geç geçecektir.   ( Örneğin   Ankara’nın Coğrafya Boylamı yaklaşık  32.8 derece doğu,  İzmir’in ise  27.1 derece doğu boylamı, buna göre aralarındaki boylam farkı  yaklaşık 5.6 derece olur.  Her bir derece Güneş’in hareketine uygun olarak 4 zaman dakikasına denk gelir. Buna göre 5.6 x 4 = 22.4 dakika eder.  Öyleyse Güneş, 1 OCAK günü Ankara Öğlen çemberinden saat 12:52  te geçecek ise, İzmir öğlen çemberinden yaklaşık 22.4 dakika sonra  yanı  yaklaşık 13:14  de geçecek demektir. Ankara’dan daha doğudaki iller için hesap yapılırken boylam farkına denk zaman değeri çıkartılır. Bu ayrıntıyı da unutmayalım…) 

GÜNEŞ,  gün ortasında, Güney yönünde,  OCAK  ayı   ilk günlerinde ufuktan en fazla 27 derece yüksekten geçecektir.  Son günlerine doğru  ufuktan yüksekliği yaklaşık  6 derece daha fazla olacaktır. (Ankara’ya göre verilen bu değerler, güneye doğru kaç derece giderseniz o kadar artar.. Kuzeye giderseniz azalır.)  Her geçen gün GÜNEŞ ışınlarının  geliş eğim açısı artacak  demektir.  Ama soğuyan, üşüyen hatta donan kara parçasını ısıtmak kolay olmuyor, bunu unutmayalım. Kış daha  yeni başladı.

Kış yeni başladı… diye bitirmiştik üstteki paragrafı. Ancak  YER, Güneş etrafındaki elips yörüngesinde dolanırken, Ocak ayının ilk günlerinde ısı  kaynağımız olan GÜNEŞ’e iyice  yaklaşmış olacak. ( En yakın olduğu konumdaki uzaklık :147 milyon km)Yani kış ortasında sobaya  daha yakın olmak gibi bir şey. Ancak, dünyamız üzerinde mevsimler ile  Güneş’e olan uzaklık arasında bir bağlılık yok gibi dir.  Dünyamızın yapısı,  diğer gezegenler gibi,  küre biçimindedir. Güneşten gelen ışınım hangi bölgeye daha dik olarak düşüyorsa orası daha çok ısınıyor. Temel neden bu. Bu nedenle de,  Güneş’e en yakın olduğumuz 3 Ocak günü Kuzey yarıkmkürede  Güneş ışınlarının geliş açısı-eğimi az olduğundan  ısınma daha az olmaktadır ve en soğuk günler yani kış mevsimi yaşanmaktadır. Aynı günlerde, güneş ışınları güney yarımküreye daha dik düştüğü için  oralarda mevsim Yaz olmaktadır.  (Güney yarıkürede  mevsim YAZ olduğunda buna ek olarak Güneş’e en yakın konumda olacağı için az da olsa daha sıcak bir yaz olur. Ancak bu kez de ısınma konusunda coğrafya konumu, okyanuslar vb etkiler sözkonusu olur. )

Türkiye’mizin doğusundan VAN, ortasından ANKARA ve batısından da İZMİR  kentleri içinARALIK   ayının ilk, orta ve son günlerinde Güneş ile ilgili zamanlar ;  öğlen-meridyenden geçiş zamanı, yüksekliği ve YER’e  uzaklığı aşağıdaki çizelgede verilmiştir. Değerleri karşılaştırarak yukarıda metin olarak verilen bilgileri  irdelemenizi öneririm.

 ( https://www.timeanddate.com/sun/turkey/ankara?month=12&year=2018 )

06 OCAK   2019     PARÇALI GÜNEŞ TUTULMASI

Güneş’imiz  Ocak ayı içinde  06 Ocak  günü  AY tarafından parçalı olarak örtülecek, Parçalı Güneş Tutulması oluşacaktır. Ancak, ülkemizden gözlenemeyecektir.

—————————————————————————————————————

AY 

 AY,  OCAK   ayı süresince elips şeklindeki yörüngesinde dolanırken yörüngesinin enberi ve enöte noktalarından geçiş tarihleri ile bu tarihlerdeki AY- YER uzaklıkları aşağıdaki gibidir.

09  OCAK  :   AY,   Enöte  ( YER’e en  uzak )   konumunda  :   406 117 km

21  OCAK  :   AY,   Enberi ( YER’e en yakın )   konumunda  :   357 342 km

AY’ın   EVRELERİ :

 AY, Yer etrafındaki yörüngesinde dolanırken, gökyüzünde hergün yıldızlara göre açısal olarak yaklaşık 13 derece   doğuya doğru konumunu değiştirir.

Bunun sonucu olarak aynı  gözlem yerinde hergün bir önceki güne göre yaklaşık 45-50 dakika daha geç doğar.

Yine bunun sonucu olarak, Güneş – Yer – AY üçlüsü arasındaki açı sürekli değişir ve  farklı tarihlerde YER den AY’a bakıldığında AY’ın aydınlık olan yarısının YER’den farklı biçimlerde görünmesi de AY’ın EVRELERİ’ni oluşturur.

Yeniay      :   06   Ocak                İlkdördün    :   14  Ocak

Dolunay    :   21  Ocak                 Sondördün  :   27  Ocak

 

 21 OCAK 2019   TAM  AY  TUTULMASI

Yukarıdaki verileri incelediğimizde ;

21 Ocak tarihinde  AY  enberide,  yani yörüngesinin YER’e en yakın noktasında olduğunu görüyoruz.  Bunun anlamı açısal olarak en büyük çapta göreceğiz demektir.

21 OCAK günü  AY,  Dolunay  evresinde,  bu durumda   populer isimlendirmeye göre  SÜPER AY  gerçekleşecek.

21 OCAK  günü  bir de TAM AY TUTULMASI  gerçekleşecek…

Böylesi güzel bir gökolayı gerçekleşecek , ancak  tam  tutulma  başladığında  ülkemizde AY  batmış olacak.  Yani gözlenemeyecek.  Tam Tutulma öncesi gerçekleşen  Parçalı Tutulma  evresi Türkiye Bölge zamanı ile saat 06:33 de başlayacak.  Tam Tutulma evresi  ise, yani kızıla boyanmış AY görüntüsünün oluştuğu evresi ise TBZ ile saat 07:41 de başlayacak.  1 saat 02 dakika sürecek olan bu  Tam Tutulmanın ortası TBZ 08:12 de gerçekleşecek.

Bu zamanlara baktığımızda yine de biraz şansımız  var. Ülkemizin  batısındaki gözlem yerlerinde  gökcisimleri  daha doğudaki illere göre daha geç batarlar. Ay için de böyle olacaktır. Örneğin, İZMİR  için ;  Tam tutulma  07:41 de başlayacak,  AY bu sırada  Batı ufkuna çok yaklaşmış  olacak.  yaklaşık 30 dk  süreyle,  tan olayı içinde görülebilecek demektir.  Eğer gökyüzü  açık ise,  o yönde   doğal engel yoksa,  hava ,çevre ve ışık kirliliği  de yoksa  tam tutulma kısa süre de  olsa  gözlenebilir. Çok şey istedik,değil mi ??   Ancak bu arada, AY’ın  doğma ve batma sırasında renginde kızıllık oluşması bu gözlemde karışıklık yaratabilir. Yine de  denemekte keyif ve heyecan olabilir..

GEZEGENLERİN     GÖZLENEBİLİRLİĞİ

 Bilgi Notu :

Tutulum düzlemine yakın olan, ZODYAK Kuşağı içinde dolanan Gezegenler ve AY;  Güneş’in Doğu tarafında olması durumunda, Güneş battıktan hemen sonra Batı gökyüzünde görünürler. Güneş’in Batı tarafında olanlar ise,  Güneş sabah doğmadan önce doğarlar. Bu gökcisimleri  Güneş’e  açısal olarak ne kadar uzak olurlarsa o denli  fazla süre gözlenebilirler.  

 MERKÜR

 2019 Yılının  ilk gününde  Güneş’in yaklaşık 14 derece batısında ve  YILANCI   takımyıldızı sınırları içinde görülecek olan haberci gezegen  2 Ocak  günü YAY  ve 23 Ocak  günü ise  OĞLAK  takımyıldızı bölgesine geçecektir.   12 Ocak günü  yörüngesi üzerinde  Güneş’e en uzak konumda ve  13 Ocak günü açısal olarak JÜPİTER ile çok yakın görünümde olacak. Ocak ayı içinde   doğuya doğru olan hareketi nedeniyle hergün açısal olarak Güneş’e yaklaşacak ve 30 Ocak gününde de  ÜSTKAVUŞUM (YER-GÜNEŞ-MERKÜR  dizilişinde ) konumunda olacaktır.  Ayın ilk günleri Güneş doğmadan az önce doğacak ancak ufka çok yakın olması nedeniyle ideal koşullarda çok zor olarak belki gözlenebilir.  Ancak, diğer günlerde açısal olarak Güneş’e daha yakın olacak, bu nedenle de gözlenemeyecektir.

VENÜS :  

Güzellik Tanrıçası  VENÜSOcak  ayının ilk günlerinde  TERAZİ takımyıldızında bulunacak,  ayın 9 unda   AKREP , 16 sında ise  YILANCI takımyıldızına geçecektir. Ayın 2 sinde ve 31 inde  AY ile çok yakın görünümde, 23 ünde ise JÜPİTER ile yakın görünümde olacaktır.

Ayın ilk günü Güneş’in açısal olarak 45 derece batısında görülecek olan gezegen  6 Ocak günü ise En Büyük Batı Uzanım (EBBU = 47 derece) konumuna gelecektir.  Ayın son günü ise  42 derece  açısal uzaklıkta bulunacaktır.   Bunun anlamı, VENÜS  Ocak ayı içinde  sabah gökyüzümüzü süsleyecek ve ay boyunca Güneş’ten  3 – 3,5 saat önce doğacak ve gündoğumuna kadar “Sabah Yıldızı”  tanımlamasına uygun bir şekilde güzel bir gözlem hedefi olacaktır. Ay boyunca  yaklaşık   -5 kadir parlaklığı ile  doğu gökyüzünde AY’dan sonra en parlak gökcismi olarak gözlenebilecektir.

MARS :  

Ocak  ayı süresince BALIKLAR takımyıldızında bulunacaktır. Ayın ilk günü Güneş’in doğusunda  yaklaşık 78 derece açısal uzakta bulunacak olan “Kızıl Gezegen”    Güneş  battığında    Güney ufkumuzda görülmeye devam edecektir. Gece yarısına kadar rahatça gözlenebilecektir.  Ay sonuna kadar  Güneş’e olan açısal uzaklığı  68 dereceye kadar azalacak ancak  gözlem durumu  çok fazla değişmeyecektir. Her geçen gün Güneş battığında Öğlen Çemberinden batıya doğru daha uzak bir konumda görünmeye başlayacak ve  gece yarısı biraz daha erken batacaktır. 12 Ocak günü AY ile yakın görünümde olacak olan MARS’ın parlaklığı 0.5 kadir civarında olacaktır.

JÜPİTER : 

Güneş ailesinin en büyük gezegeni olan JÜPİTER  Ocak  ayı süresince de  Güneş’in  batısında  ve YILANCI  takımyıldızı sınırları içinde   bulunacaktır. Ayın ilk günü açısal olarak Güneş’e  yaklaşık 26 derece uzaklıkta iken Güneş’in doğuya doğru daha hızlı yerdeğiştirmesi nedeniyle  bu açısal uzaklık artacak ve ayın son günü  47 derece olacaktır.   Ayın ilk günlerinde Güneş doğmadan yaklaşık 1,5 saat önce doğacak olan bu dev gaz gezegen  ilerleyen günlerde daha erken doğacak ve yaklaşık  -2 kadir parlaklığı ile  Güney-Doğu gökyüzümüzü süsleyecektir.  03 ve  31 Ocak günü  AY  ile,  23 Ocak günü VENÜS ile yakın görünümde olacaklardır.

SATÜRN :

Ocak   ayı   içinde  de   YAY takımyıldızındaki  konumu fazla değişmeyecek olan  ve  “Halkaların Efendisi” de denilen bu güzel görünümlü dev gaz gezegen, 02 Ocak günü  KAVUŞUM konumunda (YER-GÜNEŞ-SATÜRN dizilişi)  olacaktır. İlerleyen günlerde Güneş’in Batı tarafında uzaklaşmasını sürdürerek ayın son günlerinde bu açısal uzaklık 25 derece  olacaktır. Güneş’e  açısal uzaklığı 25 derece olsa bile  ufka açısal uzaklığı 10-13 derece civarında  olacağı için bu tarihlerde, Güneş doğmadan önce  Güney-Doğu  yönümüzde, ufka yakın bir konumda uygun koşullarda Güneş doğuncaya dek  zor da olsa gözenebilecektir.

31 Ocak günü  Güneş doğmadan hemen önce Güney-Doğu  gökyüzümüzde şölen var.   JÜPİTER, VENÜS aralarına aldıkları ince hilal şeklindeki AY ile dizilecekler. Doğuya doğru  ufka daha yakın olan SATÜRN  sanki onlara yetişmek istiyor.  Hepsi gökyüzünün görsel zenginliği fazla olan bir bölgesinde olacaklar. Samanyolu Merkez doğrultusu,  AKREP ve YAY takımyıldızlarının bulunduğu bölge.  Çok sayıda derin uzay cismini de  bu bölgede  görebilirsiniz. Gözlem süresi  kısa,  Güneş kısa bir süre  sonra doğacak, zaten hava ağarmaya başladı bile…  🙂  diyeceksiniz..

KUYRUKLU   YILDIZ  DA  VAR GÖKYÜZÜNDE ….  
46P VİRTANEN 
Konuğumuz  bizimle olmayı sürdürecek ..  

Aslında yıl içinde birçok kuyrukluyıldız Güneş etrafından dolanır geçer. Ancak görünür parlaklıkları çok azdır.  Gözlenmesi için büyük teleskoplar gerektirir.  Ancak bu kez gelen konuk farklı idi.  Çıplak göz ile bile farkedilebilecek bir görünümde oldu.

46 P Virtanen;  15 Ocak 1948 tarihinde Lick Gözlemevinde Carl Alvar Virtanen 

tarafından ilk kez belirlenmiş. İlk başlarda Güneş etrafındaki yörüngesini dolanma dönemi 6.7 yıl olarak belirlenmiş,  yörüngesinde dolanırken dev-gaz gezegen  JUPITER’in çekim etkisi ile  yörüngesinde değişim olmuş ve bugün bildiğimiz değere (  P = 5.5 yıl ) azalmış.

Çekirdeğin dönmesi de belirlenmiş. 6 – 7.5 saat  aralığında bir sürede dönme yapıyor.

Yörüngesinin TUTULUM düzlemi ile yaptığı açı  11.7 derece olarak hesaplanmış..  Virtanen‘in yörüngesi  çok iyi bilinmekte. 12 Aralık günü yörüngesinin Günberi(Güneş’e en yakın) noktasından geçti.  16 Aralık gününde  ise YER’e en yakın konumunda,  11.6 milyon km uzaklıkta   ve en parlak durumunda oldu. Bu tarihlerde gökyüzü açık olan gözlem  yerlerinde zor da olsa çıplak göz ile gözlenebildi.

Kuyrukluyıldızın yörüngesinin hesaplanabilir kararlılığı sayesinde parlaklık tahminleri de yapılmıştı.  Yer’e en yakın olduğu günlerde görünür parlaklığının  3 kadir olacagı tahmin ediliyordu,  beklendiği gibi oldukça parlak bir duruma geldi.  Çıplak göz ile kolayca görülebilecek bir parlaklık değeri bu.  Ancak ; kuyrukluyıldızlar için  verilen parlaklık değerleri yıldızlar için verilenlerden farklı olur.  Kuyrukluyıldızların çekirdeğin etrafında oluşan  SAÇ-KOMA  bölgesinin toplam parlaklığı olarak verilir  bu değerler.  Bu  durumda onu 3 kadir parlaklığında bir yıldız gibi göremeyiz.  Dikkatli bakışlarla, ancak  merkezinde ince ve görece parlak  bir noktanın olduğu yaygın bir bulut gibi görülebilir . Parlaklıklar bu yaygın görünümün toplam parlaklığı olarak verilir.  Gökparlaklığı varsa, hava biraz tozlu kirli ise, pus varsa  vb.. görmek olanaksız hale gelir.

 

Boğa takımyıldızı içinde Aldebaran  ile Ülker Kümesi (Pleiades)  arasında, Ülker kümesine daha yakın bir konumda rahatça gözlenen kuyrukluyıldız  kuzeye doğru olan yolculuğuna  Ocak  ayı içinde de  devam edecek.  Vaşak ve Büyükayı takımyıldızları içinde  daha yavaş bir yer değiştirme ile gözlenebilecektir. Ancak bu kez çıplak gözle değil  bir dürbün ya da teleskop ile  gözlenebilir.  Her geçen gün parlaklığı daha da azalacaktır.

Çıplak göz ile gözlenemeyecek  olmasına karşın biraz  güçlü bir  teleskop ile çok güzel gözlem hedefi olmayı sürdürecek.  Elbette görselliği de biraz bozulmuş olacak. 

 GÖKTAŞI YAĞMURLARI :

Göktaşı Yağmurları  sırasında  bilinmesi gereken bir durum söz konusudur ; belirtilen tarihler, gözlenmesi olası göktaşı sayısının en fazla-maksimum olduğu günlerdir. Bu tarihlerden yaklaşık 1-2 hafta önce ve sonra da göktaşı kaymaları gözlenir. Ancak sayıları az olur ve  verilen tarihler yaklaştıkça sayılar artar, en fazla sayı verilen tarihlerde olur.  Ancak bu göktaşı yağmuru biraz farklı…

DÖRTLÜK   (QUADRANTİD)   GÖKTAŞI  YAĞMURU           03/04 Ocak

 2019  yılının hemen başında ilk göktaşı yağmuru  3/4  Ocak gecesi gerçekleşecek.  Gece yarısından sonra  Kuzey/Doğu  yönünde görülecekler Saatte 50-100  göktaşı izi  görebileceğiz.

Diğer önemli göktaşı yağmurları uzun süreli olup en yoğun olduğu biriki gün olur.  Ancak bu göktaşı yağmurunda en fazla göktaşı izi  yani göktaşı yağmuru  bir-iki saat içinde gerçekleşir.  İşin güzel tarafı da  bu saatler bizim gözlem yapabileceğimiz saatler. Ayrıca  gözlem süresince de AY ışığının olumsuz etkileri de olmayacak.  Bu tarihte AY, Yeniay evresine yaklaşmış olacak, sabaha karşı Güneş doğmadan önce doğacak olan ince Hilal şeklindeki Ay ışığının etkisi yok sayılabilir.

Quadrantid  göktaşı yağmurunun çıkış (radyant)  noktası Büyük  Ayının kepçesi ile Çoban   ( Bootis ) takımyıldızının en parlak yıldızı olan ARKTRUS  arasındaki bölge olacaktır.  Göktaşı izleri sanki yoğun olarak bu noktadan çıkıp yayılıyormuş gibi gözleneceklerdir. Gökyüzünün her tarafında gözlenmesi de olasıdır.

Göktaşı yağmurlarının isimleri, onların çıkış noktalarında bulunan, oradan yayılıyormuş  gibi algılanan  takımyıldızın adıdır.  Ancak Quadrant  diye bir takımyıldız günümüzde yoktur.  Yani,  Quadrantid ‘ler  bugün bulunmayan bir takımyıldız bölgesinden geliyor. Bugün bildiğimiz ve gökyüzümüzü  süsleyen 88 takımyıldız  1922  yılında Uluslararası Astronomi Birliği’nin (IAU)  toplantısında kararlaştırılmıştır.

1729 yılında John Flamsteed tarafından yayımlanan  “Atlas Coelesti”  gökyüzü atlasında  Quadran’s Muralis  takımyıldızı gökyüzündeki yerini almış olarak görünüyor. Eskiden var olduğu,  başkaca kayıtlara geçtiği bilinen eski bir takımyıldız.  Bu göktaşı yağmuru da adını eskiden bilinen bu takımyıldızdan almıştır.

Bu göktaşı yağmurunun oluşmasına neden olan parçacıkların, tozların kaynağı nedir ?

2003 EH1  adlı bir asteroid..

Tıpkı  İkizler Göktaşı yağmurunu oluşturan 3200 Phaethon  asteroidinin kalıntıları  gibi   2003EH1  adlı asteroidin kalıntıları da   Quadrantidleri  oluşturuyor.

2003 yılında Peter Jenniskens  tarafından ortaya atılmış bir öneridir.   Ancak farklı görüşler de sözkonusudur.   100 lerce yıl önce  gözlenen  C / 1490 Y1  kuyrukluyıldızın çekirdeği olduğu da iddia edilmektedir.  Hala sırrını  koruyor bu konu.

Bu bilgileri düşünerek  3/4 Ocak gecesi,  gece yarısından sonra  Kuzey-Doğu yönünde  gökyüzüne bakmak gerekiyor.  Soğuk kış geceleri  üşütecektir, uygun giysiler , sıcak içecekler ve sıcak  gökyüzü sohbetlerinin olduğu bir gözlem gecesi düşünün.

Hava açık ise, çevre, hava ve ışık kirliliği yoksa  harika…..  iyi gözlemler..

Gökyüzünüz açık olsun..  İyi gözlemler..

 2018 geride kaldı ;   acısıyla, güzeliyle, iyisi ve kötüsü ile çok farklı koşullarda  geçirdiğimiz bir yıl daha sona erdi. Dileğim,  2019 ve gelecek yıllar beklentilerimize uygun, daha iyi, insanlık, sevgi ve barış dolu olsun.  Önceki yıl ve geçen yıl sonunda da aynı dileklerde bulunmuştum. Olsun,  düşlediğimiz gibi olmasa da umut her zaman olmalı…

SAĞLIKLI, MUTLU ve düşlediğiniz gibi  YENİ YILLAR  olsun.

OCAK  Ayı içinde  gün gün gökolayları  :

 ÇYG  :  Açısal olarak Çok Yakın Görünümde

 YG   :  Açısal olarak Yakın Görünümde

02  AY- VENÜS    ÇYG

02  SATÜRN     KAVUŞUM konumunda

03  YER  Günberide  ( En küçük Yer-Güneş Uzaklığı  = 0.98330 AB )

03  AY- JÜPİTER   YG

04   QUADRANTİD   göktaşı yağmuru (03/04 gecesi )

06  VENÜS,  En Büyük Batı  Uzanımda (EBBU = 47 derece)

06   AY,   YENİAY  evresinde

06   PARÇALI GÜNEŞ TUTULMASI   ( Ülkemizden gözlenemeyecek )

09   AY   bu ay içinde YER etrafındaki  yörüngesinde ENÖTE  noktasında – YER’e en uzak konumda  (  406 117  km )

12   MERKÜR   GÜNEŞ etrafındaki yörüngesinde  ENÖTE  noktasında

12  AY – Mars YG

14   AY   İLKDÖRDÜN  evresinde

17   AY – Aldebaran (BOĞA takımyıldızının en parlak yıldızı)  ÇYG

21   AY  DOLUNAY  evresinde    ,  TAM AY TUTULMASI

21   AY   bu ay içinde YER etrafındaki  yörüngesinde ENBERİ  noktasında – YER’e en yakın konumda  (  357 345 km )

22  VENÜS – JÜPİTER   ÇYG

23   AY – Regulus( ASLAN takımyıldızının en parlak yıldızı )    YG

27  AY  SONDÖRDÜN  evresinde

30   MERKÜR  ÜSTKAVUŞUM  konumunda (YER-GÜNEŞ-MERKÜR  açısı = 180 derece)

31  AY-JÜPİTER    YG

31   AY- VENÜS  ÇYG (Bazı gözlem yerlerinde  AY’ın  Venüs’ü örtmesi  görülebilecek)

 Gökyüzünüz açık olsun, iyi gözlemler…

 

 Biraz ek BİLGİ :

 Gezegenlerin  Güneş Sistemi  içindeki konumları, uzaklıkları, görünümleri  gibi bir çok özelliği, tarih değiştirerek görebileceğiniz bazı web sayfalarının adresleri  aşağıda.  İstediğiniz tarihteki konumlarını, Dünyamıza  ya da Güneş’e uzaklıklarını görebileceğiniz birkaç örnek.  Buna benzer örnekleri  sizler  de  internette bulabilirsiniz.

http://www.astronoo.com/en/articles/positions-of-the-planets.html

https://in-the-sky.org/solarsystem.php

https://www.timeanddate.com/astronomy/planets/distance

Ay ve Yer ikilisinin hareketleri ile ilgili çok güzel videoları NASA sayfalarında izleyebilirsiniz.

https://svs.gsfc.nasa.gov/4537

Eğitim ile ilgili bilgiler de var NASA sayfalarında..

https://www.nasa.gov/audience/foreducators/index.html

Başka bilgiler de istiyorsanız, üstelik Türkçe  ;

http://www.astrookul.com

http://www.astronomidiyari.com

http://www.serdarevren.com

http://www.ethemderman.com