Ölümcül Sera Etkisi İçin Yeni Bir Model

Yapılan son araştırmalar dünya dışı yaşam araştırmalarında çarpıcı bir noktanın dikkate alınmasını ortaya koydu. Dünyamız gündeminden de düşmeyen ve küresel ısınmanın kaynakları arasında gösterilen sera etkisi, “güneş sistemi dışındaki öte gezegenler üzerinde bulunabilecek olası yaşamı olumsuz yönde etkilemiş olabilir” diye belirtildi.


12687853_1747367632153080_4635980549593269116_n

Şu anda dünya dışı yaşam araştırmalarına odaklanmış bilim insanları özellikle kendi yıldızına “yaşanabilir bölge” uzaklıkta bulunan gezegenlerin atmosferlerindeki olası sera etkilerini de dikkate almaya başladılar. Bu bölge bilindiği gibi, suyun sıvı olarak bulunabileceği ne çok sıcak ne de çok soğuk bir bölgedir. Örneğin Venüs gezegeni Güneş’e daha yakın olduğu için çok sıcak bölge içinde kalır ve sera etkisini en çok gösteren gezegendir. Atmosferi çok büyük bir oranda karbon dioksit gazı içerir. Mars ise Güneş’e bizden daha uzaktadır ve soğuk bölge içinde yer alır.

Yapılan model çalışma, “Nature Communications” dergisinin 9 Şubat sayısında yayımlanmıştır. Bundan sonra belki de sera etkisine bakılarak gezegenin yaşanabilir bölge içinde olup olmadığına karar verilebilecektir (Araştırmanın yazarlarından Max Popp, Max Planck Institute for Meteorology, Hamburg, Almanya).
Venüs gibi çok sıcak bölgede bulunan gezegenlerin üzerindeki su, buharlaşabilir hatta uzaya kaçabilir. Bu durumda gezegenin üst atmosferi daha nemli olur. Dünya yüzeyinde su bulunduğu için atmosferimizin üst katmanları henüz kurudur. Suyun buharlaşıp uzayın içine taşınması söz konusu değildir. Yazarlar, bu çalışmada şu an için mevsimsel etkileri modelin dışında tuttuklarını belirtmişlerdir.

Yapılan atmosfer modelinde, atmosferdeki karbondioksit miktarı her 1 milyon atmosfer molekülü içinde 1520 moleküle ulaştığında gezegenin iklimi kararsız duruma gelmekte ve yüzey sıcaklığı aniden 57 dereceye kadar yükselmektedir. Bu arada, Venüs’teki gibi büyük ölçekli bulut yapılarının nemli atmosfer (nemli sera etkisi) oluşturmaya çok uygun olduğu düşünülmektedir. Bulut katmanının kalınlığı ve yeri gezegen üzerindeki ısının tuzaklanmasını şekillendirmektedir. Günümüz dünyasında bu öldürücü etkinin görülebilmesi için atmosferdeki karbon dioksit miktarının daha çok artması gerekir. Küresel ısınmaya yönelik bütün bilgilendirmeler zaten bu yükselişi engelleyebilmek için yapılmaktadır. Buna rağmen tahminlere göre tüm fosil yakıtlar yanmış olsa bile, dünya atmosferindeki karbon dioksit miktarı bu seviyelere gelemeyecektir.

Araştırmacılara göre bu çalışma, dünyamız için güneş ısısıyla karbon dioksit arasındaki karşılaştırmayı modellemede ideal bir araştırma olmuştur. Benzer ölümcül bir senaryonun, şu anki yerimiz itibariyle dünya üzerinde yaşanması olası değildir.

 

Bir cevap yazın

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.